Header Ads

20- Denizli Gezilecek Yerler

 


1.Pamukkale Travertenleri

Denizli merkeze 18 km uzaklıkta yer alan Pamukkale Travertenleri, insanı şaşkına çeviren bir doğal güzelliğe sahiptir. Kuşkusuz herkes tarafından bilinen ve mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında geliyor desek, yanılmayız sanırım. Her yıl milyonlarca insanın akınına uğrayan travertenler, pamuğa benzeyen görüntüsü ve doğal oluşumuyla muhteşem ötesi bir yerdir. Bu yüzden UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almasına şaşırmamalı!

Kaynak sulardan ve traverten teraslı tepelerden oluşan Pamukkale Travertenleri, ”Beyaz Cennet” olarak adlandırılıyor ve yaklaşık bin yıldır kaplıca hizmeti veriyor. Travertenler, 50 metre yüksekliğinde, 3 km uzunluğunda ve 250-600 metre genişliğinde olup, hem Türkiye’nin hem de Denizli’nin sembollerinden biridir.

Oluşumu; Travertenlerin oluşumunu termal kaynakların sağladığını söyleyerek, daha detaylı anlatıma geçebiliriz. Kaynaktan çıkan termal su, belli bir mesafe kat ederek travertenlerin başına geliyor ve travertenlerin katlarından dökülmeye başlıyor. Kalsiyum karbonatla doymuş su, güneşin altında buharlaştığı için ilk önce jel halinde beyaz travertenlerin pamuksu görüntüsünü ortaya çıkarıyor, sonra da katılaşarak yüzeyi kristalleşmiş kayalara dönüştürüyor. İçerisinde; kalsiyum karbonat dışında, sülfat, sodyum, demir, potasyum, magnezyum ve serbest karbondioksit yer alıyor.

Travertenlerin su sıcaklığı 35-100 derece arasında değişiyor ve burası tam 17 adet sıcak su terasına ev sahipliği yapıyor. Antik çağdan günümüze kadar, neredeyse 2300 yıldır, şifahane olarak da kullanıldığını söylemeden geçemeyiz. Bu şifalı suların; romatizmaya, cilt, kalp ve damar hastalıkları gibi daha pek çok hastalığa iyi geldiği de biliniyor.

Neden gitmeliyim? Görüntüsüyle ruhumuzu, şifalı sularıyla sağlığımıza hitap eden Pamukkale Travertenleri, kesinlikle Denizli’de gezilecek yerler listesinde olmalı! Birbirinden farklı efsanelere konu alan bu yer, adeta bir turizm cennetidir. Hemen yanından yer alan Hierapolis Antik Kenti’ni ve Antik Havuzu’nu da, gelmişken listeye eklemeyi unutmayın! Ayaklarınızı sıcacık sularına sokun ve bu bembeyaz rüya gibi görüntünün tadını çıkarın! Burada harika fotoğraflar çekileceğinizi de ekleyelim…

2.Kleopatra Havuzu (Antik Havuz)

Kleopatra Havuzu, Pamukkale Travertenleri’nin hemen yanında bulunan Hierapolis Antik Kenti’nin içerisinde yer alıyor. Oluşumu kadar hikayesiyle de ün salmış bir yer olan antik havuz, 36 derecelik su ısısıyla hem yazın hem de kışın yüzme imkanı sağlıyor. Roma’dan günümüze kadar gelen ve 2300 yıllık bir miras olan havuz, aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almayı başarıyor.

Roma İmparatorluğu döneminde, bu alan bir sağlık merkezi olarak değerlendiriliyordu ve buraya gelen ziyaretçilerin sağlığına kavuşmasını sağlıyordu. Pamukkale Travertenleri’nde olduğu gibi, burası da termal şifalı sularıyla oldukça ün yapmıştır. M.Ö. 7.yy’da bölgede bir deprem yaşanıyor ve depremin etkisiyle oluşan bir çukura da bölgedeki yapılar yıkılıyor. İşte bu sayede; şifalı ve sodalı termal suyun çukuru doldurmasıyla da antik havuz meydana geliyor.

Neden gitmeliyim? Doğal bir oluşumla meydana gelen havuza, tarih boyunca çeşitli hastalıklarına şifa bulmak için birçok insan gelmiş. Günümüzde de hala şifa dağıtmaya devam eden antik havuz, hem turizme katkı sağlıyor hem de insanların birçok hastalığına ilaç gibi geliyor. Termal suyunun; kalp hastalığına, damar sertliğine, tansiyona, romatizmaya, deri, göz, raşitizm, felç, sinir ve damar hastalıklarına ve üstelik içildiğinde de spazmlı midelere iyi geldiği biliniyor. Antik Havuz, Kleopatra Havuzu olarak da adlandırıldığı için, çoğu kişinin sırf bu adı duyarak buraya geldiğini söyleyebiliriz.

Uyarı! Havuz, Hierapolis Antik Kenti içerisinde yer aldığından dolayı, bir kere antik kente giriş için bir ücret ödüyorsunuz. Havuza geldiğinizde de, ayrı bir ücret ödeyerek giriş yapabiliyorsunuz. Ancak havuzu sadece görmek ve fotoğraf çekmek istiyorsanız, bunun ücretsiz olduğunu belirtelim.

  • Adres: Kale Mah. Hierapolis Pamukkale / Denizli
  • Çalışma saatleri: Yaz: 08.00 – 21.00 / Kış: 08.00 – 17.00
  • Telefon: 0258 264 39 71
  • Giriş ücreti: Hierapolis Antik Kenti: 35₺ / Antik Havuz: 32₺ / 0-6 yaş: ücretsiz / 7-12 yaş: 13₺
  • https://goo.gl/maps/Ha5HtyJzRxXfHWTs5

3.Horoz Heykeli

Birçok il ve ilçenin meydanında, o şehrin ünlü simgelerinin yer aldığı bir gerçektir. Denizli denilince de aklımıza şüphesiz ilk gelen şey horozudur, öyle değil mi? ???? Denizli’nin merkezinde ana cadde üzerinde yer alan horoz heykeli, şehrin bir sembolüdür ve yoğun bir ilgi görmektedir. Özellikle turistlerin, önünde fotoğraf çekildiklerini ya da direkt heykeli fotoğraflamak istediklerini görebilirsiniz.

Şimdilerde ise, şehirden biraz daha uzağa, tamamen camdan yapılarak bir Horoz heykeli dikildiğini ve bu heykelin Türkiye’deki nadir büyük cam heykellerinden biri olma özelliğini taşıdığını söylemeliyiz. Hatta Guinness Rekorlar Kitabı’na dünyanın en büyük horoz heykeli olarak girdiğini de eklemeliyiz.

4.Bayramyeri Meydanı

Burası neresi? Denizli’nin en işlek ve en kalabalık yerlerinden biri olan Bayramyeri Meydanı, Denizli Belediyesi’nin katkılarıyla sürekli olarak yenilenip genişletiliyor. İzmir’in Yunanlar tarafından işgal edildiği tarihte, İzmir hariç, ülkedeki ilk kurtuluş meşalesi bu meydanda yakıldığı için tarihi açısından da büyük bir öneme sahiptir. Hatta meşaleyi yakan Müftü Hulusi Efendi’nin de bu meydanda bir heykeli bulunuyor. Ayrıca her yıl bu meydanda 15 Mayıs Denizli Milli Mücadele Günü kutlanıyor.

Kaçırmayın! Geldiğiniz zaman, meydanın çevresinde yer alan mağazalardan, cafe ve restoranlardan yararlanabilir, içerisindeki banklarda da dinlenip günün yorgunluğunu atabilirsiniz.

5.Tarihi Kaleiçi Çarşısı 

Denizli’nin en önemli ve en turistik yerlerinden biri olan Tarihi Kaleiçi Çarşısı, Denizli’nin tam merkezinde yer alıyor. Anadolu Selçuklu zamanlarındaki ilk yerleşim yerinin Kaleiçi ve çevresi olduğu, aynı zamanda iç ve dış kaleden oluşan surun da burada yer aldığı biliniyordu. Ancak dış surların tamamen yok olduğunu ve iç surların da bazı bölgelerde izlerinin kaldığını söylemeliyiz.

Kaleiçi’nin yerleşimi 11.yüzyılda başlamış ve sırasıyla Selçuklular, Ladik Beyliği, Germiyan Beyliği, İnançoğulları Beyliği ve Osmanlı İmparatorluğu Dönemi’ne kadar kullanılmıştır. Denizli’nin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Kaleiçi, günümüzde hale önemini koruyor ve hem tarihi hem de turistik bir açıdan popülaritesini koruyor.

Neden gitmeliyim? İçerisinde; kuyumculuk, bakırcılık, demircilik gibi geleneksel el sanatları ürünlerinin satışı ve üretimi yapılıyor. Ayrıca çarşı ve çevresinde, Denizli’ye ait olan her türlü tekstil ürününü de bulabiliyorsunuz.

6.Bağbaşı Yaylası ve Denizli Teleferik

Denizli merkeze yaklaşık yarım saatlik bir mesafede bulunan Bağbaşı Mahallesi’nden teleferiğe biniyorsunuz ve Bağbaşı Yaylası’na çıkıyorsunuz. Eğer Bağbaşı Yaylası’na teleferikle çıkmak istemezseniz, yukarıda bulunan ücretsiz servislerle de ulaşım sağlayabilirsiniz. Teleferikler 8 kişilik olup, toplam 24 kabinden oluşuyor ve hiç beklemenize gerek bile kalmadan saniyesinde yenisi geliyor. Yaklaşık 7 dakikada yukarı çıkıyorsunuz ve karşılaştığınız manzarayla resmen büyüleniyorsunuz. Etraftaki yeşilliğin, dağın ve mükemmel doğanın etkisinden çıkmanız biraz zor olacak gibi görünüyor. Yükseklik korkunuz yoksa tabii ki!

Neden gitmeliyim? Teleferikle Denizli’nin muhteşem manzarasını doya doya seyredeceksiniz ancak bu yeterli mi, hayır! Yaylanın o tertemiz havası içinizi süper bir enerjiyle dolduracak ve yaşadığınızı hissedeceksiniz. Üstelik yaylanın içerisinde yer alan birçok şeyden de yararlanacaksınız. Macera parkurunda dilediğiniz gibi eğlenebilir, bungalov evlerde istediğiniz kadar kalabilirsiniz. Gerekirse kendi çadırınızı getirerekte konaklama şansı elde edebilirsiniz. Ayrıca yaylanın içerisinde çocuk oyun alanı, çadır kampı, piknik alanı gibi daha pek çok imkan da yer alıyor.

Kaçırmayın! Çadırlarda gözleme ayran keyfi yapmayı, Kır Lokantası veya kafeteryasında yöresel yemekler yemeyi unutmayın! Hem teleferik ile manzaranın tadını çıkarın hem de yaylanın temiz havasını içinize çekin! Burası, Denizli’de gezilecek yerler listenizde kesinlikle olması gereken bir rota…

  • Adres: Kervansaray, Denizli Kent Ormanı, 20160 Pamukkale/Denizli
  • Çalışma saatleri: Hafta içi: 10.00 – 19.00 / Hafta sonu: 09.00 – 19.00
  • Telefon: 0532 310 20 55
  • Giriş ücreti: 6₺ / Kendi çadırınızı kurma bedeli: 30₺
  • Web sitesi 
  • Yol tarifi al > 

7.Denizli Ufo Müzesi

 İstanbul’da 2002 yılında açılan Ufo Müzesi, 2005 yılında Denizli’ye taşınmış ve Denizli Ufo Müzesi olarak yeniden hizmet vermeye başlamıştır. Türkiye’nin ilk ve tek, dünyanın ise dördüncü Uluslarası Ufo Müzesi olma özelliğine sahip. Ufo’lar ile ilgili tarihi olayların anlatıldığı bu müze, aynı zamanda Avrupa’nın, Ortadoğu’nun ve Balkanlar’ın ilk Uluslararası Ufo Müzesi’dir. Diğer Ufo Müzeleri ise, Japonya, ABD ve İngiltere’de yer alıyor.

8.Pamukkale Hierapolis Arkeoloji Müzesi

Hierapolis Antik Kenti’nin en büyük yapılarından biri olan Roma Hamamı, restore edilerek 1984 yılında Pamukkale Hierapolis Arkeoloji Müzesi olarak hizmet vermeye başlamıştır. Müzede; Hierapolis Antik Kenti’nde yapılan kazı çalışmaları sonucunda elde edilen buluntuların yanı sıra çevresindeki kentlerden (Laodikeia, Colossai, Tripolis, Attuda ve Lycos) toplanan eserler yer alıyor.

Müzenin en önemli bölümünü, Beycesultan Höyüğü’nden elde edilen arkeolojik buluntular oluşturuyor. Ayrıca Caria, Pisidya ve Lidya bölgelerinin bazı yerleşimlerinden ortaya çıkan eserler de burada sergileniyor. Pamukkale Hierapolis Arkeoloji Müzesi; Heykeller ve Lahitler Salonu, Küçük Buluntular Salonu ve Hierapolis Tiyatrosu Buluntuları Salonu olmak üzere üç bölümden oluşuyor. Bu üç kapalı bölümden oluşan müzede, kütüphane ve açık teşhir alanları da yer alıyor. Roma dönemine ait eserler ve heykellerin sergilendiği müzenin açık alanında ise, daha çok taş ve mermer eserler sergileniyor.

Müzenin bölümleri;

Heykeller ve Lahitler Salonu’nda; Hierapolis ve Laodikeia Antik Kentleri’nin kazılarından çıkan lahitler, heykeller, mezar taşları, mimari sütun, paye başlıkları ve yazıtlar sergileniyor. Yöreye ait mezar taşlarını ve pişmiş topraktan yapılan lahitleri gördüğünüzde bir hayli şaşıracaksınız. Bu salondaki en önemli eser ise, Sidemara tipi lahittir. Ayrıca gladyatör dövüşleri ve boğa oyunlarını simgeleyen kabartmalar da yer alıyor.

Küçük Buluntular Salonu’nda; Denizli ve çevresindeki antik kentlerden elde edilen buluntular, kronolojik sıraya göre burada sergileniyor. Beycesultan Höyüğü’nden çıkarılan eserler ise ayrı bir önem taşıyor. Salonun içerisinde; birçok farklı döneme ait pişmiş toprak kandiller, adak ve cam kapları, kolyeler, madeni takılar, altın küpeler, altın yüzükler, altın elbise süsü, pişmiş toprak eserler, altın, gümüş ve bronz sikkeler yer alıyor. Geçmişten günümüze kadar birçok uygarlığın eserlerini, küçük buluntularını, merak ediyorsanız, bu salon size hitap ediyor diyebiliriz.

Tiyatro Buluntuları Salonu’nda ise; Hierapolis Tiyatrosu’nun sahne binasını süsleyen eserler, restore edilerek bu salona getirilmiş. Eserler içerisinde; Apollon ve Artemis’e ait mitolojik kabartmalar, heykeller, sfenksler, mimari kabartmalar, büst heykelleri, yazıtlar gibi daha pek çok şey sergileniyor.

Neden gitmeliyim? Tüm görülmeye değer eserleriyle bu müze, yerli ve yabancı birçok ziyaretçinin ilgisini çekiyor. Denizli gezisinde mutlaka gidilmesi gereken bir yer olan müze, hem Denizli’nin tarihine ışık tutacak hem de pek çok uygarlığın geçmişi hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlayacak.

  • Adres: Sümer Mahallesi, 2259. Sokak No:12, 20020 Merkez/Pamukkale/Denizli
  • Çalışma saatleri: 08.30 – 19.00
  • Telefon: (0258) 272 20 34
  • Giriş ücreti: Yetişkin: 25₺ / Öğrenci: 20₺ **Müzekart ile ücretsiz.
  • Yol tarifi al > 

9.Atatürk Evi ve Etnografya Müzesi

Denizli’nin Uçancıbaşı Mahallesi’nde yer alan binanın ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmese de, 19.yy sonlarında inşa edildiği tahmin ediliyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında parti binası olarak kullanılan bina, Mustafa Kemal Atatürk’ün 1931 yılında Denizli’ye geldiğinde burada bir gece konuk edilmesiyle biliniyor. İki katlı bir yapı olan bu bina, 1950 yılından sonra Verem Savaş Dispanseri olarak hizmet vermeye başlamıştır. Daha sonraki yıllarda ise, Kültür Bakanlığı’na devredilmiş ve 1984 yılında Atatürk ve Etnografya Müzesi olarak faaliyet göstermeye başlamıştır.

Müzenin bölümleri; Alt katında etnografik eserler sergilenen müzenin odalarında; gümüş ve bafon kadın takıları, işlemeli kadın cepkenleri, el işlemeleri ile fincan zarfları, ahşap oyma hat örnekler, tüfekler, kılıçlar, yatağan palaları, tabancalar, işlemeli kadın giysileri, geleneksel el işlemeleri gibi eserler sergilenmekte.

Müzenin üst katında ise; Atatürk’e ait eserlerin sergilendiği odalar ile geleneksel Denizli evi olarak düzenlenen odalar yer alıyor. Atatürk’ün Denizli’yi ziyaret ettiği sırada kaldığı oda; çalışma odası olarak dizayn edilmiş ve içerisinde divan, çalışma masası, Atatürk’ün Denizli’de çekilmiş fotoğrafları ile cam eşyaların yer aldığı camlı bir dolap sergileniyor. Diğer oda ise; Atatürk’ün yatak odasıdır ve içerisinde karyola, ot yatak, telefon ve aynalı elbise dolabı sergileniyor.

Neden gitmeliyim? İçerisinde daha pek çok önemli eserlerin sergilendiği müzeyi, Denizli seyahatinizde kesinlikle ziyaret etmelisiniz. Atatürk’e ait eşyaları ve odalarını yakından görmek, hissetmek ve özlem duymak… Mutlaka gidilmesi ve yaşanılması gereken duygulardır bunlar.

  • Adres: Saraylar Mh., Gazi Mustafa Kemal Bulv. No:70, 20100 Bayramyeri/Merkezefendi/Denizli
  • Çalışma saatleri: 08.30 – 17.00 **Pazartesi günleri kapalı.
  • Telefon: (0258) 262 00 66
  • Giriş ücreti: Ücretsiz
  • Yol tarifi al > 

10.Folklorik Bez Bebek Müzesi (Denizli Bez Bebek Evi Müzesi)

Denizli’nin tarihi yapılarından olan Balcı Evi Konağı, yangınla harabeye dönünce, buraya sahip çıkılarak önemli bir projeye el atılmış. Bina restore edilmiş ve Folklorik Bez Bebek Müzesi’ne dönüştürülmüş. Emekli öğretmen Zeynep Karaaslan’ın yaptığı 500’den fazla bez bebeğin sergilendiği müze, Türkiye’de tek müze olma özelliğine sahip. Sadece, Türk folklorunu tanıtan bebekler değil, aynı zamanda dünya folklorunu tanıtan bebekler de içerisinde yer alıyor. Ayrıca müzede, çocuklar için kukla gösterilerinin düzenlenmesi de hem sizi hem de çocuklarınızı mutlu edecek cinsten.

  • Adres: 15 Mayıs, 789. Sk. No:7, 20150 Denizli Merkez/Denizli
  • Çalışma saatleri: 08.00 – 17.00
  • Telefon: (0258) 263 33 20
  • Yol tarifi al > 

11.Karahayıt Kaplıcaları

Pamukkale Travertenleri’nin 5 km kuzeyinde bulunan Karahayıt, Pamukkale termal kaplıcaları sisteminin bir kolu sayılır. Karahayıt kasabasında yer alan bu kaplıcaların suları, Pamukkale sisteminden biraz farklıdır. Suyunun bileşimi açısından benzerlik gösterse de, farklı olarak Karahayıt’ta sıcaklık daha fazladır ve karbondioksit daha azdır. Üç kaynaktan çıkan kaplıca sularının sıcaklığı, 500-425-560 derecedir ve bu durum şifa oranını daha çok artırmaktadır. Radyoaktivitesi yüksek olan kaplıcanın deniz seviyesinden yüksekliği 950 metre olup, suyunun içerisinde ise bikarbonat, sülfat, karbondioksit ve kalsiyum bulunur.

Neden gitmeliyim? Yerli ve yabancı milyonlarca insan, buraya şifa bulmak için geliyor ve gerek ulaşım kolaylığı gerek konaklama seçenekleri sunması da insanı fazlasıyla cezbediyor. Kaplıca suyunun özelliği; Hipertermal ve hipotonik maden suyu olması ve birçok tedavi yöntemi için kullanılmasıdır. Hem içilebilir hem de banyo yaparak faydalanabilir olması kaplıcayı, önemli bir konuma getiriyor. Bu yüzden içerisindeki tesislerde banyo yapmak için yerler ve suyunu içmek için özel tesis yerleri bulunuyor.

İçtiğiniz zaman; sindirim sitemi, özellikle mide, karaciğer, bağırsak, safra yolu enfeksiyonları, safra kesesi ve safra yolları iltihapları, taşları, şişmanlık ve diabet gibi hastalıklara iyi geleceği söyleniyor. Banyo yaptığınız zaman ise; dolaşım sistemine ait hastalıklar, beyin, kalp ve çevresindeki atar damarlarda bulunan iskemik sendromlar, tansiyon, damar sertliği, astım, bronşit vakalar ve daha birçok hastalığa iyi geleceği biliniyor.

Kaçırmayın! Kaplıcayı en özel kılan ise, kırmızı termal suyudur. Her mevsimde, 58 derece sıcaklıkta çıkan bu suyun, Ege Üniversite tarafından yapılan araştırmalarla, önemli bir şifa kaynağı olduğu anlaşılmıştır. Bunun dışında, termal çamurundan da faydalanmadan sakın gitmeyin! Su ve çamur şeklinde çıkan bu kaynak, cilt hastalıklarına oldukça iyi geliyor. Hem kırmızı suyun hem de termal çamurun, birçok hastalığı tedavi ettiğini ve kesinlikle Denizli gezilecek yerler listenizde olmasını belirtmeliyiz.

  • Adres: Fatih, Atatürk Cd., 20190 Karahayıt/Denizli Merkez/Denizli
  • Yol tarifi al > 

12.Tekkeköy Kaplıcası 

Denizli’nin Sarayköy ilçesine bağlı Tekke Köyü’nde yer alan kaplıca, Sarayköy’e 20 km uzaklıkta bulunuyor. Sodalı sıcak maden suları grubunda yer alan kaplıcanın suyu, aynı zamanda kükürtlüdür ve birçok turistin ilgisini çekmektedir. Suyun sıcaklığı 90 dereceye kadar ulaştığı için, soğutulduktan sonra kullanılabilir bir hale geliyor. Kaplıca bölgesinde; Roma döneminden kalma hamam, soyunma yeri ve havuz yer alıyor ve istediğiniz gibi bunlardan yararlanabiliyorsunuz.

Neden gitmeliyim? Banyo yaptığınız zaman; solunum yolu hastalıklarına, cilt hastalıklarına ve romatizmalara, içtiğiniz zaman ise; mide, bağırsak, karaciğer, safra kesesi rahatsızlıklarına ve beslenme bozukluklarına iyi geldiği biliniyor.

13.Sarayköy Kaplıcaları

Burası neresi? Menderes ovasına kurulu olan Sarayköy Kaplıcaları, Denizli’nin kaplıcaları arasında en kıymetli olanıdır. Denizli’ye 20 km mesafede yer alan kaplıca, jeotermal özelliğinin yanı sıra merkeze yakınlığından dolayı, yerli ve yabancı birçok turist tarafından ziyaret ediliyor. Kaplıcanın suyu 80 dereceyle yerin altından fışkırıyor ve buradan jeotermal enerjinin ne denli yüksek olduğunu anlayabilirsiniz.

Neden gitmeliyim? Sıcak olduğu için direkt olarak uygulanmayıp, soğutulduktan sonra kullanılabilir hale getirilen su, birçok hastalığı tedavi ettiği için şifa niteliğindedir. Ayrıca bölgede fazlasıyla jeotermal alan bulunduğu için, birçok tesis kurulup geniş bir alana yayılmıştır. Hatta köylerde bile bu kaynaklardan çıkan sular kullanılmakta. Kaplıcanın suyu; romatizma hastalıklarına, kadın hastalıklarına ve ağrılarına, idrar yolu iltihaplanmalarına, obeziteye, cilt hastalıklarına oldukça iyi geldiği biliniyor.

14.Çizmeli (Yenice) Kaplıcaları

Denizli’nin Budan ilçesinde yer alan Çizmeli (Yenice) Kaplıcaları, Denizli’ye 38 km, Buldan’a ise 17 km mesafede konumlanıyor. Kaplıca suyunun sıcaklığı 45 derece olup, suyun içerisinde demir, bakır, alüminyum, kalsiyum, magnezyum, sülfat iyonu, sodyum klorür, hidrokarbonat gibi maddeler bulunur. Az gazlı sular grubunda yer alan kaplıcanın suyunda 71 yararlı elementin tespit edildiği bilgisini hemen söyleyelim.

Neden gitmeliyim? Kaplıcanın suyundan içtiğiniz zaman; karaciğer ve safra yolları, mide, ülser gibi hastalıklara iyi geldiği biliniyor. Su ve çamur banyosu yaptığınızda ise; romatizma, siyatik, lumbago, basur, nevrit, nevralji, kadın hastalıkları, kireçlenme, kalp damar rahatsızlığı, kırık-çıkık serekeleri, kısmı felç ve cilt hastalıklarına iyi geldiği biliniyor.

Kaçırmayın! Kaplıcada pansiyon şeklinde tek ve çift kişilik odaların yanı sıra havuzlar, sauna havuzları, cafe ve çay bahçesi yer alıyor.

15.Akköy Gölemezli Çamur Kaplıcaları

Akköy Gölemezli Çamur Kaplıcaları, Pamukkale ilçesine bağlı olan Gölemezli Beldesi, Çeşmebaşı ve Kavakbaşı Köyleri içerisinde yer alıyor. Pamukkale Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırlarına bitişik bir konumda olan kaplıca, Denizli’ye 25 km uzaklıktadır.

Neden gitmeliyim? Bölgede 4 jeotermal kaynak mevcut olup, her bir kaynağın farklı özelliği bulunmaktadır. Örneğin biri, çamur hamamı olarak kullanılıyor. Kaplıca suyunun sıcaklığı 35-60 derece arasında olup, suyun içerisinde karbondioksit, sülfat, sodyum ve kalsiyum bulunur. Su ve çamurun ise; deri, sedef, mantar, egzama, hemoroid, kireçlenme ve romatizma gibi hastalıklara iyi geldiği biliniyor.

16.Kızıldere Kaplıcası

Burası neresi? Sarayköy ilçesinde yer alan Kızıldere Kaplıcası, Denizli’ye 35 km, Sarayköy’e ise 11 km mesafede konumlanıyor. Türkiye’de ender bulunan jeotermal alanlardan birine sahip olan bölgede, 100 derece ve daha fazla sıcaklıkta sular kaynıyor. Sıcak su ve buhar karışımının oluşturduğu kuyuların her birinden, günde 300-500 ton arası sıcak su ile 40 ton buhar elde ediliyor. Kızıl renkli kayalardan çıkan su, zengin bileşime sahiptir ve tuzlu, sodalı, sülfatlı bir su olarak bilinir.

Kaçırmayın! Kaplıca suyunun, solunum yolları, kalp, damar ve romatizma gibi hastalıklara iyi geldiği söyleniyor. Ayrıca kaplıcada, bir hamam, iki banyo yeri, havuz ve soyunma yeri de bulunuyor.

17.Honaz Dağı Milli Parkı

Honaz Dağı Milli Parkı; Honaz, Pamukkale ve Serinhisar ilçe sınırlarında bulunan Honaz Dağı ve çevresinden oluşuyor. Ege Bölgesi’nin en yüksek noktası olan Honaz Dağı, 1995 yılında milli park olarak ilan edilmiştir. Flora, fauna ve jeolojik olarak oldukça zengin bir yapıya sahip olan parkta, Akdeniz iklimi görülmektedir.

Ormanlarla kaplı olan dağda, özel iklim koşulları sebebiyle bitki çeşitliliği fazla olup, diğer alanlara göre daha çok bitki türü yer almakta. İçerisinde; endemik bitki türleri, yaban keçisi, yaban domuzu, porsuk, tilki, tavşan, porsuk ile birlikte 4 çeşit sürüngen ve 64 kuş türü bulunuyor. Bunun dışında, kayalık dik yamaçları, şelaleleri ve jeolojik özellikleri bakımından da olağanüstü bir doğal güzelliğe sahiptir.

Kaçırmayın! Parkın içerisinde ve çevresinde yer alan günübirlik konaklama tesislerinden yararlanabilirsiniz. Üstelik doğa yürüyüşleri yaparak doğayla iç içe olabilir ya da kamp yaparak daha uzun süre kalıp, keyifli dakikalar geçirebilirsiniz.

  • Adres: Honaz Dağı Milli Parkı Yolu, 20430 Honaz/Denizli
  • Telefon: (0312) 207 50 00
  • Yol tarifi al > 

18.Çamlık Parkı

Denizli merkeze oldukça yakın bir mesafede yer alan Çamlık Parkı, günübirlik gezmek ve piknik yapmak için oldukça uygun bir yerdir. Yemyeşil kızılçam ormanı ile kaplı olan park, aynı zamanda Pamukkale Üniversitesi Kampüsüne bitişik olup, gece pikniği olma özelliğine sahiptir. Emniyet altında ve çok iyi aydınlatılmış olmasına borçludur bu durumu.

Neden gitmeliyim? Parkın içerisinde; kır gazinosu, büfe, otopark, çocuk oyun alanı, çeşme, tuvalet, yağmur barınağı, gölet, hayvanat bahçesi, ankesörlü telefon, koşu ve yürüyüş parkuru, piknik alanları ve paintball sahası yer alıyor. Ayrıca parkın bitki örtüsü kızılçam, yalancı akasya, piramidal, dallı servi ve akçaağaç gibi türler olup, hepsini yakından görme ve tanıma şansı elde edebiliyorsunuz. Parka gelmeyi düşünürseniz; Mayıs-Eylül dönemlerinde gelmenizi tavsiye ediyoruz.

Kaçırmayın! Parkın çıkışındaki Seyir Kalesi’ne gidip, muhteşem manzarayı seyretmelisiniz. Eskiden sadece yürüyüş yapmak için çıkılan kale, son zamanlarda düzenlenmeye gidilerek herkesin uğradığı bir yer haline gelmiştir. Yapılan düzenlemelerle bölgeye pek çok egzersiz aleti ve dinlenme yerleri konulmuştur. Ayrıca doğa harikası olan Saklı Göl’ü de listeye eklemeyi unutmayın!

  • Adres: Çamlaraltı, 20070 Merkez/Pamukkale/Denizli
  • Çalışma saatleri: 07.00 – 23.00
  • Telefon: 0553 440 98 98
  • Yol tarifi al > 


19.Kefe Yaylası Çadır Kamping

Denizli Yatağan ile Honaz’ın bazı köylerini birbirine bağlayan asfalt yol üzerinde yer alan Kefe Yaylası, mutlaka ziyaret edilmesi gereken harika bir rotadır. Yaylada karaçam, kızılçam ve ardıç gibi pek çok ağaç bulunuyor ve adeta sizlere görsel şölen sunuyor.

Neden gitmeliyim? Yaylaya gediğinizde; kesinlikle kamp imkanlarından yararlanmalısınız. İster kendi çadırınızı getirebilir ister hazır kurulu olan çadırlardan birini kiralayabilirsiniz. Çadır alanlarının içerisinde; elektrik imkanı, su, tuvalet, duş, restoran, market, kasap, çeşitli spor alanları, piknik alanları ve çocuk oyun parkı yer alıyor. Ayrıca her yıl Ağustos ayının ilk haftasında, bu yaylada önemli etkinlikler yapılıyor. Temiz ve bol oksijenli havayı solumak, huzur ve sakinliği tatmak için geleceğiniz bu yaylada, belki güzel etkinliklere denk gelirsiniz. ????

  • Adres: Kocapınar, 20430 Serinhisar/Denizli
  • Giriş ücreti: Kendi çadırınızla konaklama bedeli: 20₺
  • Yol tarifi al > 


20.İncilipınar Parkı

Geçmişte kendi haline bırakılmış, harap bir halde olan İncilipınar Parkı, belediye çalışmalarıyla düzenlenmeye gidilerek, büyük bir park ve dinlenme alanına dönüşmüştür. Parkın içerisinde; göletler, kameriyeler, koşu parkuru, çocuk oyun alanları ve dinlenme noktaları yer alıyor. Denizli’nin en çok tercih edilen dinlenme ve oyun alanı olmayı başaran park, yemyeşil alanı ile içinize huzur dolu bir atmosfer katacak. Ziyaretçilerine keyifli anlar yaşatacan İncilipınar Parkı’nda, doya doya dolaşın, dinlenin ve bolca fotoğraf çekilin.


21.Bağbaşı Kent Ormanı

Bağbaşı’nda yer alan Bağbaşı Kent Ormanı, Denizli şehir merkezine 2 km mesafede bulunuyor. 1984 yılında açılan kent ormanı, pek çok hayvan ve bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Kızılçam, fıstık çamı, sedir, mavi ve kara servi ağaçlarından oluşan doğal bir orman olan alanda; tarihi manastır çeşmesi, voleybol sahası, çocuk oyun alanları, dinlenme yerleri ve kamelyalar bulunuyor. Yani bir nevi doğal ormanla suni orman iç içe geçmiş gibi düşünebilirsiniz.

Bunların dışında, ormanın içerisinde; keklik, tavşan, tilki, çakal, üveyik, ötücü kuşlar, tahtalı güvercin, ağaçkakan, saksağan, kumru, karga, kuzgun ve geyik gibi birçok hayvan türüne de rastalayabilirsiniz. Çınar ve ceviz ağaçlarının yanı sıra sandal, ahlat, akçakesme, yabani zeytin, sistus, ladin ve kekik gibi daha pek çok bitki türüne, bu ormanda rastlamanız mümkün.

Neden gitmeliyim? Bağbaşı Kent Ormanı’nda çeşit çeşit bitki ve hayvan türlerine rastladığınızda, rahatsız etmeden ya da zarar vermeden inceleyip gözlemleyebilirsiniz. Harika doğa fotoğrafları çekeceğiniz gibi ormanın yürüyüş yolunda da doğa gezisine çıkabilirsiniz.


22.Yunus Emre Parkı

Denizli’nin en büyük parklarından biri olan Yunus Emre Parkı, yerli ve yabancı birçok turistin yeni gözdesi desek, yanılmayız sanırım. Parkın içerisinde; basketbol sahası, tenis sahası, koşu yolu, fitness aletleri, kafeterya, jimnastik köşesi, yeşil alanlar, gölet ve daha pek çok şey yer alıyor.

Neden gitmeliyim? Şehrin yoğunluğundan ve kalabalığından uzaklaşmak için sıklıkla tercih edilen park, sunduğu imkanlarla oldukça seviliyor. Sabah saatlerinde bir hayli hareketli olan parka, piknik amacıyla gelen ziyaretçileri de görmek mümkün. Yeşilliği ile sakinleşeceğiniz, spor sahalarında oyun oynayarak vakit geçirip eğleneceğiniz bir yerdir. Aynı zamanda çocuklarınız için tasarlanan oyun alanlarında, onlar doyasıya eğlenirken sizde rahat bir nefes alacaksınız.


23.Yeşildere Şelalesi (Ağlayan Kaya Şelalesi)

Yeşildere Şelalesi, bir diğer adıyla da bilinen Ağlayan Kaya Şelalesi, Denizli’nin en eski yerlerinden biri, aynı zamanda da en çok ziyaret edilen yerlerinden biridir. Alabalık ve kümes hayvanların yetiştiği şelale, yemyeşil doğasıyla göz dolduruyor. Ağlayan Kaya denilmesinin nedeni, bölgedeki yeşil dere şelalesinin ağlayan bir kayaya benzemesinden dolayıdır.

Neden gitmeliyim? İçerisindeki tesis, 40 yıl önce kurulmuş ve doğal mimari tasarımlarıyla harika bir görüntüye sahip olmuş. İster düzenlenen turlara katılarak, ister kendiniz gelerek tesisteki alabalıkların tadına mutlaka bakmalısınız. Ayrıca yaz sıcağında serinlemek için birçok sayıda insanın buraya geldiği de bir gerçektir. Stresten uzak güzel bir gün geçirmek için oldukça ideal olan bu yerde, alabalıkların bulunduğu havuzu, kümes hayvanlarının yetiştiği yerleri ziyaret edebilirsiniz. Doğayla iç içe bir güne hazır mısınız? O zaman adres belli! ????

Kaçırmayın! Uğradığınızda, kesinlikle Hocanın Yeri’ne gitmeli ve lezzetli menülerin tadına bakmalısınız.


24.Güney Şelalesi

Denizli’nin Güney ilçesi Cindere Mahallesi sınırlarında yer alan Güney Şelalesi, Denizli’ye 70 km uzaklıktadır. Güney ilçesinin 4 km güneyinden geçen Menderes Nehri’nin kenarında olan bu şelale, adeta gizli kalmış bir cennettir. Doğal güzelliği ile mutlaka görülmesi gereken yerler arasında olan şelale, birinci derece doğal SİT alanıdır. Güney ilçesinin 3 km uzağında yer alan Cindere Dağı yamaçlarından çıkan sulardan oluşan şelale, Büyük Menderes Nehri’ne 20 m yükseklikten dökülüyor. Şelalenin suyu kireçli olduğu için, şelalenin yatağında kalker basamaklar ve çeşitli oluşumlar meydana geliyor.

Neden gitmeliyim? Güney Şelalesi, yosunlar üzerinde süzülen su damlalarının yıllarca süren akışıyla, sarkıt dikitlerine sahip olan Damlataş Mağarası’nı oluşturmuş. Ayrıca mağara içinde yüzülebilen derinlikte bir de göl bulunuyor. Sabahtan akşama kadar izlenilecek bir manzaraya sahip olan bu şelaleyi, ziyaret etmeden dönmeyin!


25.Kaklık Mağarası

Honaz ilçesi Kaklık Mahallesi’nde yer alan Kaklık Mağarası, Denizli’ye 30 km uzaklıkta konumlanıyor. Büyük bir yer altı deresinin oluşturduğu yer altı boşluğunun tavanının çökmesi ile oluşan mağarada, bol miktarda termal su bulunuyor. Berrak, renksiz ve kükürt dolu olsa da, suyun cilt hastalıklarına iyi geldiği biliniyor.

Neden gitmeliyim? Kaklık Mağarası’nın yakınlarında, yüzme havuzu, küçük amfi tiyatro, seyir alanları, kafeterya ve kameriyeler mevcut olup, istediğiniz gibi faydalanabiliyorsunuz. Mağaranın içi geniş olduğundan bolca güneş ışığı alır ve bu sayede mağaranın nemli kayalarında zamanla yosun ve sarmaşıkların oluşmasını sağlar. Yeşilliğin bu tonu, mağaraya ayrı bir güzellik kattığından dolayı, herkesi fazlasıyla mest edecek.

  • Adres: Kaklık, Haydar Baba Caddesi, 20240 Honaz/Denizli
  • Çalışma saatleri: 09.00 – 19.00
  • Telefon: (0258) 811 31 07
  • Giriş ücreti: 3₺
  • Yol tarifi al > 



26.Keloğlan Mağarası

Acıpayam ilçesinin Dodurga Kasabası sınırlarında yer alan Keloğlan Mağarası, Denizli’ye 60 km uzaklıkta konumlanıyor. Ayrıca kasabanın Antalya karayolu üzerinde yer alması da, yolculuk yapan çoğu ziyaretçiyi buraya çekiyor. Çok eski zamanlarda, köse biri mağara uyuya kalıyor ve uyandığında saçları uzamış bir şekilde kendini buluyor. İşte Keloğlan Mağarası’nın ismi buradan gelmiş ve yöre halkının, mağaranın saç-sakal sağlığına iyi geldiği yönünde iddiaları da varmış. Hatta bir rivayete göre, bu mağarada 20 gün yaşayanın sırma gibi saçlarının çıktığına inanılırmış.  Fosil bir mağara olan Keloğlan Mağarası’nın içerisinde; sarkıt, dikit, sütün, makarna sarkıtı, örtü damlataşları yer alıyor.

  • Adres: Dodurgalar Mah. Banraz Mevkii, 20800 Acıpayam/Denizli
  • Çalışma saatleri: Hafta içi: 08.30 – 18.00 / Hafta sonu: 08.00 – 19.00
  • Telefon: 0530 268 48 66
  • Giriş ücreti: 5₺
  • Yol tarifi al > 


27.Alacain Mağarası

Alacain Mağarası, Acıpayam ilçesinin 5 km batısında yer alan Alacain’de konumlanıyor. Antik dönemde adı Agate Chome olan mağaraya, orman yolu ile ulaşım sağlayabiliyorsunuz. Alacain Mağarası’nın, bir diğer adıyla da bilinen Alicin, Roma ve Bizans dönemine ait olduğu biliniyor. Hatta mağaranın bir bölümün kilise olarak kullanıldığı tahmin ediliyor.

28.Işıklı Gölü

Çivril Ovası üzerinde yer alan Işıklı Gölü, bir diğer adıyla da bilinen Çivril Gölü, Çivril’e 17 km uzaklıkta konumlanıyor. Aslında tatlı su gölü olan Işıklı Gölü, 1968 yılına kadar doğal bir göl olarak varlığını sürdürüyordu. Ancak bu tarihten sonra, baraj gölüne dönüştürülmüş ve Çivril Ovası’nın sulanması amacıyla kullanılmaya başlanmış. Göl, Kufi Deresi, Işıklı Pınarları, Büyük Menderes, Akçay Deresi ve yer altı suları ile besleniyor. Çeşitli tatlı su balıklarına ev sahipliği yapan gölde, aynı zamanda deniz kartalı, erguvan balıkçıl, küçük balaban, sakarca, kıl ördek gibi kuşlar için kışlama, yumurtlama, kuluçka ve göç ortamı da sağlanmakta. Bu yüzden Çivril Işıklı Gölü Su Kuşları Koruma Alanı statüsü altına alınmıştır.

Neden gitmeliyim? Gölün çevresindeki köylerde balıkçılık yapıldığı için, lezzetli balıkların tadına mutlaka bakmalı ve yöreye ait Kadife balığını yemeden dönmemelisiniz. Ayrıca göl kenarındaki restoranda manzaraya karşı oturup bir şeyler yiyip içebilir, piknik veya kamp yapabilirsiniz. Denizli halkının, neredeyse her pazar günü buraya geldiğini biliyor musunuz? Öyleyse, siz de onlara eşlik etmek istemez misiniz? Hatta Mayıs ayında ziyaret edin ki gölün yüzeyinin nilüferlerle kaplandığına bizzat şahit olun!


29.Saklı Göl

Adı gibi bir yer olan Saklı Göl, Denizli’nin kuytu köşelerinde kalmış, harika manzaraya sahip doğal bir göldür. Çam ağaçları arasında yer alan göl, yeşilliği ile adeta farklı bir atmosfer yaşamanızı sağlıyor. Günübirlik geziler ve doğa yürüyüşleri için oldukça ideal bir yer olan gölün çevresinde piknikte yapabilirsiniz. Saklı Göl, bir diğer adıyla da bilinen Yukarı Dağdere Gölü, tatlı suya sahip olup, içerisinde tatlı su balığı bulundurmakta.

30.Acıgöl (Çardak Gölü)

Çardak ilçesi ve Afyon Dazkırı ilçesi arasında yer alan Acıgöl, bir diğer adıyla da bilinen Çardak Gölü, tektonik oluşumlu bir göldür. Söğüt Dağları’ndan inen sularla beslenen göle, Acıtuz Gölü’de denir. Gölün sularının çekilen yerlerinde ince ve bembeyaz tuz örtüsü kalır ve bunu hayvanlar ihtiyaçlarını gidermek için kullanır. Göldeki tuzun içerisinde ise, potasyum, sodyum ve sülfat yer alıyor ve gölün kenarındaki işletmeler bu maddeleri değerlendiriyor.


31.İnceğiz Kanyonu

Denizli ve Muğla sınırları içerisinde yer alan İnceğiz Kanyonu, bir diğer adıyla da bilinen Arapapıştı Kanyonu, seyir tepesi manzarasıyla muhteşem bir yerdir. Kemer Barajı’ndan kalkan tekne turlarına katılarak güzel bir aktiviteye adım atmış olacaksınız. Ancak bu kısımda mevsimi göz önünde tutmalısınız. Su seviyesi çekildiği zamanlarda, hem zümrüt yeşili suyunu göremeyecek hem de tekne turlarına katılamayacaksınız. Bu yüzden bahar aylarında gelmenizi tavsiye ediyoruz.

Uyarı! Burada herhangi bir tesis bulunmadığı için, gelirken yanınızda ihtiyaç duyacağınız şeyleri almalısınız. Ayrıca tekne turlarının yaklaşık 2 saat sürdüğünü ve içerisinde yeme-içme gibi ihtiyaçların karşılanmadığını bilmelisiniz.

  • Adres: İnceğiz, 20570 Kale/Denizli


32.Tokalı Kanyonu

Denizli’nin Çivril ilçesinde yer alan Tokalı Kanyonu, bir diğer adıyla bilinen Akdağ Kanyonu, 20 km’lik bir alana kadar uzanıyor. Türkiye’nin en derin ve zor seviye kanyonlarından biri olan Tokalı Kanyonu, tam maceraperest ve adrenalin tutkunlarının yeridir. Kanyonun bazı yerlerinden yürüyerek, bazı yerlerinde tırmanarak, bazen de serin sularında yüzerek ilerleyeceksiniz. Tahmin ettiğiniz gibi, öyle kolay olmayacak kanyonda ilerlemek! Hele ki ne olacak canım, ben sadece fotoğraf çekmek için geleceğim diyenlerdenseniz, büyük yanlış yapıyorsunuz demektir! Buraya geldiğinizde tüm ihtiyaç duyacağınız malzemeler yanınızda olmalı, çünkü kanyonu boydan boya geçmek yaklaşık 8 saat sürebilir. Bizden söylemesi… ????

Neden gitmeliyim? Kanyonun girişine yaklaştıkça, sarplaşan kayalar ve kartal yuvalarına şahit olacaksınız. Mükemmel manzara eşliğinde, macera dolu bir gün geçirecek ve dere yatağından tırmandıkça Işıklı Gölü ile Gümüşsu Mahallesi’ni bile görebileceksiniz.


33.Çamlık Hayvanat Bahçesi

Çamlık Parkı’nda yer alan bu hayvanat bahçesi, çocuklarınız için neşe kaynağı olacak. Üstelik yenilenmiş haliyle! Hayvan barınakları yenilenmiş, yeni barınaklar ve büfe yapılmış, güvenlik önlemleri alınmış, ördekler için mini gölet yapılmış, hayvan çeşitleri çoğaltılmış ve ahşap yollar yapılmış. İçerisinde çok fazla seçenek olmasa da, çocuklarınızla eğlenmek için bir kaçış noktası olmayı başarmıştır.


34.Çavuşoğlu Aquapark

Denizli’ye 10 dakikalık bir mesafede yer alan Çavuşoğlu Aquapark, çocuklarınızla eğlenebileceğiniz bir diğer alternatiftir. İçerisinde; yüzme havuzu, çocuk havuzu, kum havuzu, jakuzi, birbirinden farklı su kaydırakları ve havuzları ile daha pek çok eğlence alanı yer alıyor. Bunun dışında, restoran ve büfelerden, dilediğiniz gibi yararlanabiliyorsunuz.

  • Adres: Irlıganlı Yolu üzeri 1.Km Korucuk / Denizli
  • Çalışma saatleri: 10.00 – 19.00
  • Telefon: +90 (543) 295 47 25
  • Giriş ücreti: Yetişkin: 60₺ / Öğrenci: 50₺
  • Web sitesi
  • Yol tarifi al > 


35.Denizli Nikfer Kayak Merkezi

Diyelim ki, Denizli’ye kış mevsiminde geldiniz ve sürekli gezmekten sıkıldınız. O zaman hem çocuklarınızı eğlendirmek hem de kendiniz güzel vakit geçirmek için Denizli Nikfer Kayak Merkezi’ne gelmelisiniz. Bozdağ Kayak Merkezi ve Denizli Kayak Merkezi olarak da bilinen bu yer, Bahçeköy Mahallesi’nde yer alıyor ve şehir merkezine 85 km uzaklıkta konumlanıyor. 

Neden gitmeliyim? İçerisinde; telesiyej, teleski, kayak pisti, yürüyüş bandı, kayak ekipmanları, cafe, restoran ve otopark bulunuyor. Herhangi sis ve rüzgara karşı, amatörler için ideal pistlere de ev sahipliği yapıyor. Karın yüksekliği sizi fazlasıyla etkileyecek ve sucuk ekmeklerine bayılacaksınız. Ayrıca burada dilediğiniz gibi kayak ya da snowboard keyfi yapabilirsiniz.

Hiç yorum yok

Tema resimleri kelvinjay tarafından tasarlanmıştır. Blogger tarafından desteklenmektedir.