63- Şanlıurfa- Gez- Balıklıgöl
Balıklıgöl günümüzde, Güneydoğu Anadolu coğrafyasının en sık ziyaret edilen yerlerinden biridir. Urfa Kalesi’nin önünde, 150 metrekarelik bir alanı kaplayan Balıklıgöl’ü, Adıyaman’a yakın gezilecek yerler listenize mutlaka eklemelisiniz. Efsane!
Babil kralı Nemrut, emrinde bulunan din adamlarına, bir gece gördüğü rüyayı yorumlatır. Din adamları Nemrut’un rüyasını, bir yıl içerisinde doğacak çocuklardan birinin onu öldüreceği şeklinde yorumlar. Bunun üstüme Nemrut, askerlerini çağırtır ve o yıl doğacak bütün çocukların öldürülmesini emreder. Bu söylenti halk arasında yayılınca insanlar dehşete kapılmaya başlar. Hamile kadınlar ne yapacağını şaşırır. Hamile kadınlardan biri olan Sara Hatun kaçarak bir mağaraya sığınır.
Mağarada çocuğunu doğuran Sara Hatun, çocuğunu yine bu mağarada büyütür. Bu küçük çocuğun adı ise İbrahim’dir. Günlerden bir gün askerlerin mağarayı basmasıyla yakalanan küçük çocuk, Babil Kralı Nemrut’un huzuruna götürülür. Nemrut, İbrahim’i görünce çok sever, zaten kendisinin de çocuğu olmaz. Bundan ötürü, İbrahim’i yanına alıp, evladı gibi büyütmeye karar verir. Nemrut, sonrasında, Zeliha adında bir kız çocuğunu da evlat edinir. Oldukça sert, acımasız ve ketum bir lider olan Nemrut, aynı zamanda dindar bir putperesttir.
Putlara tapar ve halkından da zorbalıkla putlara tapmalarını ister. İbrahim ise büyümüş ve bir peygamber olarak müjdelenmiştir. İnsanların kendi elleriyle yaptıkları bu putlara tapmalarının yanlış olduğunu, bunların birer heykelden ibaret olup; tanrı olmadığını söyler. Zeliha Hz. İbrahim’e inanır ama Nemrut’tan korktuğu için elinden hiçbir şey gelmez. Günlerden bir tören günü, Hz İbrahim, gizlice sarayın putlar bölümüne girer ve bir baltayla bütün putları parçalayıp; yerle yeksan eder. İşi bitirince elindeki baltayı en büyük putun üstüne asar.
Törenden dönünce gördüğü manzara karşısında şaşkına dönen insanlar hemen Nemrut’a haber götürür ve böyle bir şeye ancak İbrahim’in yeltenebileceğini söylerler. Nemrut kendi kurduğu bir mahkemeyle Hz. İbrahim’i yargılar. İbrahim savunmasında; ”Görüyorsunuz ya işte balta büyük putun omuzunda. Balta kimdeyse bu işi o yapmıştır” der. Öfkelenen Kral; ”Bir taş parçası baltayı eline alıp bu işi nasıl yapar?” diye haykırınca, İbrahim:
”İşte benim anlatmak istediğim de bu… Siz kendi ellerinizle yaptığınız bu taş parçalarından medet umuyor, sizi kötülüklerden korumasını bekliyorsunuz. Tanrı diye ona tapıyor, adak adıyor, başınız daralınca ona koşuyorsunuz. Bu gerçekten tanrı ise neden diğerlerini kırmasın!” deyince daha da öfkelenen Nemrut ve çevresindekiler İbrahim’in üzerine yürür.
Mahkeme
Mahkeme sonrasında kurul, Hz. İbrahim’in yakılarak infaz edilmesine karar verir. Ateş için toplanan odunlar Halil-ür-rahman Gölü’nün bulunduğu yere yığılır. Odunlarla büyük bir dağ meydana getirilir. Nemrut’un kalesinin kuzeyine iki büyük sütun yaptırılır. Bunlar Urfa Kalesi’ndeki sütunlardır. Plana göre İbrahim Peygamber, bu sütunlar arasına gerilecek ve halatla ateşe fırlatılacaktır. Zeliha bu işkenceye son vermesi için gece gündüz babasına yalvarır; lakin Nemrut’un yüreği bir türlü yumuşamaz.
Hz. İbrahim sütunlar arasına gerilen halattan ateşe fırlatılır. Odun yığınlarının ortasına düşer düşmez, o koskocaman ateş bir anda büyük bir göle dönüşür. Zeliha da Hz. İbrahim’e inandığı için, onun peşinden ateşe atlar. Zeliha’nın düştüğü yerde oluşan göle ise Aynzeliha Gölü adı verilir. Bu göller bugün ki Balıklıgöl’dür. Halk inanışında hem göl hem de gölde yaşayan balıklar kutsal sayılır ve bu balıklara dokunanların öleceği ya da başlarına bir bela geleceğine inanılır.
- Adres: Merkez, Balıklı Göl Cd. 63210 Eyyübiye/Şanlıurfa
- Tel: (0414) 318 51 00
- Çalışma saatleri: 24 saat açık
- Web Sitesi
- Yol tarifi al >
Hiç yorum yok
Yorum Gönder